Yaşam ne garip! Gençlikte geçmek bilmeyen yıllar , yaş ilerleyip orta yaş sınırına vardıkça sanki ikişer üçer atlıyor gibi geliyor! Gençken önünde upuzun bir hayat var diye düşünüyorsun! Elinde, kullan kullan bitiremeyeceğin kadar çok yılın var sandığın için zamana aldırmıyorsun !Sonra bir bakıyorsun, o dolup taşan, ortalığa saçılmış yıllar yok olmuş! Bir hışım çekmecelere bakıyorsun, dolapların en uçlarına sokuyorsun ellerini, yatak altlarına eğiliyorsun! Bir yandan söyleniyorsun: "Buradaydılar, şimdi buradaydılar, nereye gittiler?" Dört dönüyorsun, bulamıyorsun! Bir ümit, etrafındakilere soruyorsun, belki biliyorlardır ! I-ıh! Hepsi üzgün gözlerle sana bakıp yavaş yavaş kafalarını sallamakla yetiniyorlar! Anlıyorsun ki, elini attığında bulacağını sandığın yıllar , gitmişler! Belki açık kalan pencereden esen sert bir rüzgarla uçup gitmişler, belki temizlikçi kadın topladığı yayıntılarla birlikte çöpe atmış, belki eli uzun bir komşu çocuğu iç etmiş, belki de şeytan almış götürmüş! Her zaman satamadan getirecek değil ya, bu defa belli ki satmış!
_ Daha dünyayı gezecektim!
_ Anneme Beylerbeyi'nden yalı alacaktım!
_Bir güzellik kliniğinde bir ay kalıp, çıktığımda narin bir kuğuya dönüşecektim!
_Tango ve salsa öğrenecektim!
_Sayısız kitap yazacaktım!
_Nobel alıp ortalığı sallayacaktım! Ödül töreni konuşmam bile hazırdı!
_Köyün muhtarı seçilmekle işe başlayıp, temiz siyaset nasıl yapılır yedi düvele gösterecektim!
_Köyde tarihin gördüğü en özgün taş evi inşa ettirmeyi unutmalı mıyım?
_Oğlumun rüyalarına giren o eski model jipi alamayacak mıyım yani!
_İki üç yabancı dil öğrenmek hayalim de mi suya düştü!
_Denize balıklama atlamayı ve dibe dalıp kum çıkartmayı da mı öğrenemeyeceğim?
_Pastada uzmanlaşıp pastahaneler zinciri kurmayı da unutacağım anlaşılan!
_Ya Lazistanı kurma hayalim ne olacak?
( Peki kabul, sonuncusu bayağı ütopikti !)
Hepside gerçekleşmeleri için gerekli zamanı çar çur ettiğim için rafa kalkmak zorunda! Keşke süremi biraz daha idareli kullanabilmiş olsaydım! Gençken akışına kapılıp, hızla denize doğru sürüklendiğim derede, kenardaki dallara, yüksekteki taşlara tutunup biraz daha yavaş ilerleyebilseydim! Bir kayanın üstünde ya da suya sarkmış bir dalın gölgesinde duraklarken, öten kuşlara, yaprak hışırtılarına, suyun kıpırtılarına, güneşin ağaçların içinden geçip ormana sızışına daha çok zaman ayırabilseydim! Daha bencil olsaydım, daha çok " Önce ben!" diyebilseydim! Etrafımdan akıp giden köpüklü yaşam deresinden daha çok sevinç, daha çok mutluluk, daha çok keyif, daha çok güzellik, daha çok iyilik, daha çok başarı, daha çok gerçekleşen hayal kapabilseydim!
Amaaaaan ne bu yaa? Veda hutbesi gibi oldu! Hiç sevmem ben böyle duygusallaşma vaziyetlerini! Hayat dediğin , doğarsın, büyürsün, göçersin yahu! Sende amma abarttın Ümit!
Hasılı, diyeceğim o ki;
BU DOĞUMGÜNÜMDE DE FEYS DUVARIMI ŞENLENDİREN, ÖZEL MESAJLA , MAİL YA DA TELEFONLA ULAŞAN SİZ GÜZEL İNSANLAR! YAŞLANMAYA ÜZÜLECEK FIRSAT TANIMADIĞINIZ İÇİN HEPİNİZE TEK TEK TEŞEKKÜR EDERİM! İYİ Kİ VARSINIZ!
_ Daha dünyayı gezecektim!
_ Anneme Beylerbeyi'nden yalı alacaktım!
_Bir güzellik kliniğinde bir ay kalıp, çıktığımda narin bir kuğuya dönüşecektim!
_Tango ve salsa öğrenecektim!
_Sayısız kitap yazacaktım!
_Nobel alıp ortalığı sallayacaktım! Ödül töreni konuşmam bile hazırdı!
_Köyün muhtarı seçilmekle işe başlayıp, temiz siyaset nasıl yapılır yedi düvele gösterecektim!
_Köyde tarihin gördüğü en özgün taş evi inşa ettirmeyi unutmalı mıyım?
_Oğlumun rüyalarına giren o eski model jipi alamayacak mıyım yani!
_İki üç yabancı dil öğrenmek hayalim de mi suya düştü!
_Denize balıklama atlamayı ve dibe dalıp kum çıkartmayı da mı öğrenemeyeceğim?
_Pastada uzmanlaşıp pastahaneler zinciri kurmayı da unutacağım anlaşılan!
_Ya Lazistanı kurma hayalim ne olacak?
( Peki kabul, sonuncusu bayağı ütopikti !)
Hepside gerçekleşmeleri için gerekli zamanı çar çur ettiğim için rafa kalkmak zorunda! Keşke süremi biraz daha idareli kullanabilmiş olsaydım! Gençken akışına kapılıp, hızla denize doğru sürüklendiğim derede, kenardaki dallara, yüksekteki taşlara tutunup biraz daha yavaş ilerleyebilseydim! Bir kayanın üstünde ya da suya sarkmış bir dalın gölgesinde duraklarken, öten kuşlara, yaprak hışırtılarına, suyun kıpırtılarına, güneşin ağaçların içinden geçip ormana sızışına daha çok zaman ayırabilseydim! Daha bencil olsaydım, daha çok " Önce ben!" diyebilseydim! Etrafımdan akıp giden köpüklü yaşam deresinden daha çok sevinç, daha çok mutluluk, daha çok keyif, daha çok güzellik, daha çok iyilik, daha çok başarı, daha çok gerçekleşen hayal kapabilseydim!
Amaaaaan ne bu yaa? Veda hutbesi gibi oldu! Hiç sevmem ben böyle duygusallaşma vaziyetlerini! Hayat dediğin , doğarsın, büyürsün, göçersin yahu! Sende amma abarttın Ümit!
Hasılı, diyeceğim o ki;
BU DOĞUMGÜNÜMDE DE FEYS DUVARIMI ŞENLENDİREN, ÖZEL MESAJLA , MAİL YA DA TELEFONLA ULAŞAN SİZ GÜZEL İNSANLAR! YAŞLANMAYA ÜZÜLECEK FIRSAT TANIMADIĞINIZ İÇİN HEPİNİZE TEK TEK TEŞEKKÜR EDERİM! İYİ Kİ VARSINIZ!
Yapamadıkların bir yana fakat nedir bu yazıyı sana yazdıran? Demek terazinin diğer tarafı da(yaptıkların) epey dolu ki, yazmışsın ve biz de okuyoruz.
YanıtlaSilTekrar doğum günün kutlu olsun...
Sevgili Erkan, ne bileyim işte, doğum günü pisikolocisi galiba:))
YanıtlaSilTürkiye, biraz geç olsa da pırıl pırıl bir yazar kazanıyor.Seninle gurur duyuyor, ve sana diyorum ki ''Artık,seni hiç kimse tutamaz,yolun açık olsun.''
YanıtlaSilMehmet Salih, hakket mi? Heyecan taptırtma bana durduk yerde!:)))) Çok teşekkürler...
YanıtlaSilHiç bir zaman geç değildir. Sevgili Ümit en azından yapamadıklarına üzülmek yerine hangisinden başlayabilirim dediğimizde bir adım atmış olmaz mıyız sence ?
YanıtlaSilbu arada MOZSARAC'ın fikrine katılıyor ve Gerçekleştirdiğin dileklerine kavuştuğun yıllar diliyorum
çok teşekkürler sevgili tutsak, elimizdekilerle mutlu olmak şart galiba1:)
YanıtlaSil